Bu sabah düşündüm de Nilsu'ya ne kadar çok isim takmışız kendi aramızda. Doğduğunda o kadar pembeydiki ilk gören herkes 'pembiş bebek' diyordu. Daha kucağıma alır almaz sanki tanırmış gibi öyle cin cin bakmıştıki bana, 'cingöz recai' çıkıvermişti ağzımdan. Omzumuza atıp gazını çıkartırken ya da sallarken o kadar kolaydıki taşınması, Babakuş 'paket' diye seslendi. Pembe teni esmerleşince hop 'karabiber' oldu. Sonra tepesindeki bir tutam saç, diğerlerine inat yukarı kıvrılınca 'tenten kafa'... Bitmedi... Her daim 'prenses', 'cimcime', 'minik kuş'...
Ha bu arada bu isim konusuna son noktayı alışveriş merkezindeki genç kadın koydu... 'Şaka gibi'... Babannesi çok tuttu bu ismi. Bakalım sırada ne var?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder