24 Temmuz 2009 Cuma

Şeker haller

Vay be diyor insan farkına varınca… Demek bu kadar oldu… Demek salya sümük ağlamaklı, ne yapacağını bilmez şaşkın, bir o kadar da gel gitli hallerimin üzerinden tam 14 ay geçmiş… Benim karabiberim de bebeklikten çıkıp nerdeyse bir küçük kız çocuğu olmuş bu sürede… Tamam henüz saçı bile olmayan bir kız çocuğu…

Eskiden bir ay öncesinden takip ederdim bebeklerin ay ay neler yaptığını… Sonra fark ettim ki gereksiz karşılaştırmalar yapıyorum… Şimdilerde yok böyle araştırmalarım… 14 aylık bebekler ne yapar, ne eder bilmem ama benim kızım pek şeker şeyler yapıyor bu aralar.


Sabahları işe gelirken babanneye bırakıyorum… Eskiden ağlardı arkamdan şimdi ben gidiyorum bile dememe gerek yok… Çoktan kanıksadı bu durumu… Gider gitmez kollarını açıyor, babannesinin kucağına gidip bana el sallıyor… Üstüne bir de öpücük gönderiyor… Akşam almak için gittiğimde sevinç çığlıklarıyla karşılıyor ve aynı şeyleri bu kez babannesine yapıyor. Ben onu öpmelere doyamıyorum ama sanki o da doyamıyor bu aralar… Dün akşam üst üste 15-20 kez öptü beni belki de… Ama başkalarının yanında göstermesini istediğimizde avucumuz yalıyoruz. İçinden gelecek…

Artık aşağıdan yukarıya balkona doğru bakıp el sallamayı, yukarıdan aşağıdaki birini tanıyıp el sallamayı öğrendi… Emin değilim ama galiba benim arabamı da tanıyor.

Babanı çağır dediğimde eliyle gel gel yapıyor. Yapmaması gereken bir şeyi yapmaya kalktığında ve biz onu uyarmak için adıyla seslendiğimizde işaret parmağını havaya kaldırarak sallıyor hayır ve cık cık anlamında…

Dedesi her akşamüstü özel kuruyemişleri eşliğinde bir kadeh rakı keyfi yapar… O yemişlere dokunmaması gerektiğini ve yiyemeyeceğini biliyor. O yüzden dedesine kendi elleriyle yediriyor.

Parka gitmek istediğinde elimden tutup, sokak kapısının önüne getiriyor. Kovasını küreğini eline alıyor. Sevdiği şeylerin ismini henüz telaffuz edemese de, biz söylediğimizde sevinç çığlıkları atıyor.

Henüz konuşma konusunda tık yok ama dediklerimizi gayet iyi anlıyor… Eskiden mama, baba derdi şu aralar sadece dede diyor… Bir de ne olduğunu çözemediğimiz bir kelimesi var ki, o da “gaga”… Ama sanki bu günlerde bizim söylediğimiz kelimelerin benzerlerini çıkarma gibi bir gayret içerisinde.

Annem burada onun etrafında oynayayım, uzaklaşmayayım gibi bir kaygısı yok… Yürüyor ve yürürken eyvallahı yok… Bıraksak kim bilir nerelere kadar gidecek… Bir gün denemek için gizli gizli izlemeyi planlıyorum…

Yürüyor ama hala oturduğu yerden kalkamıyor… Hatta tutunarak bile… Ve doğal olarak çömelemiyor da… Basamak ve eşikleri çok seviyor… Israrla inip, çıkmaya kalkıyor ve başına gelebileceklerden habersiz bir şekilde inanılmaz bir cesaret gösteriyor… Bu yüzden gözümüz sürekli üzerinde olmak zorunda…

Ayakla ya da eliyle çok güzel top oynuyor… Vurabiliyor ve atabiliyor… Bana belli etmeden yüzündeki uzuvları göstermeyi öğrenmiş… Oyuncak bebeği üzerinde de gösterebiliyor.

Nesneleri atmak yerine işi bittiğinde bize uzatıp vermeyi de öğrendi sonunda. Çocuk sesi duyduğunda onlara bağırarak kendi dilinde bir şeyler söylüyor. Tarağıyla saçını tarıyor, ayakkabısın, çorabını çıkarıyor…

Sesli, müzikli, hareketli, cafcaflı oyuncaklardan sonra bebek ve peluş oyuncaklara da ilgi göstermeye başlıyor… Bazılarına kendince özel anlamlar yüklüyor sanırım… Son 15 gündür her sabah uyandığında, bugüne dek yüzüne bile bakmadığı tavşanı istiyor kollarını uzatarak… Denemek için başka şeyler verdiğimde sinirlenip tavşan konusundaki ısrarını ortaya koyuyor… Ve verdiğimde sımsıkı sarılıyor.

Biraz biraz kaşık, çatal tutabiliyor. Yemek masasında neler olduğunu gözüyle tek tek kontrol edip istediği şeyi belli ediyor… Yemekleri tanıyor ve istemediği yiyecekler için ağzını bile açmıyor.

Şimdilik aklıma gelenler bunlar… Umarım çok önemli bir şey unutmamışımdır.

9 yorum:

Sermin dedi ki...

süpermiş karabiberimiz. kız çocuğu bi başka oluyor yahuu.bebeklerle oynamaları falan çok şirin. bir de öpmesi tabii:( ben hala Çınar'a öpmeyi öğretemedim.
tatile gidip gelelim de ilk fırsatta görüşelim.

gezicini dedi ki...

aferin ona annesi. kocaman kız olmuş. maşallah!
sevgiler
gorki

Güneş dedi ki...

Özlemcigim kesinlikle her çocugun gelişimi farklı oluyor, ama ınsan ıster ıstemez yapıyor, Nilsu çok şeker gerçektende, keyfini çıkarmak en iyisi :)

minik kuzucukkk yasmin suuu dedi ki...

canım bu melek hakikaten de bebeklerden çıkmaya başlamış boşwer saçlarını zaten bantla hallediyorsun ;)

benimkide aynen beni aramıyor hiç yürüme sözkonusu olunca karşısına bakmıyor ayaklarına bakıyor benim kuzuda ;)

maşallah nilsu meleğe.

öpüyoruz.

zeynep dedi ki...

beril beş aylık olana dek hep takip ettim gelişimi, sonra bıraktım. gereksiz endişeden başka bir şey değil kıyaslamak.

nilsu'nun gelişimi çok iyi. şeker şeker öp onu annesi:-)

bir de tatildeyseniz, iyi tatiller size:-)

ZeyNes dedi ki...

Şimdiden tercihlerini ortaya koyuyorlar ve istemedikleri hiçbirşeyi yapmıyorlar.Ben en çok bunun kaybolmasını istemiyorum biliyor musun?Karabiberi öperiz.Bu resimlerde daha belli oluyor artık bebeklikten çıktığı:)

Anne İş'te dedi ki...

öZLEMİŞİM kARABİBERİMİ,ÇOK TATLI ÇOK ŞEKER..

öZLEMCİM SENİ DE SEVGİYLE SELAMLIYORUM..

Yasemin Aktuğ dedi ki...

çocuklar yap dediğin şeyi yapsalar şaşarım zaten.
saçları böylede çok şeker annesi bence hiç kafaya takılacak bi durum yok

Güneş Akay dedi ki...

Özlem çorapsız ayakkabılar ayağını acıtmıyor mu nilsunun, begüme ben bir kaç kez denedim hep ayakkabının şekli çıkıyor yoksa bende sevmiyorum açık ayakkabı içinde çorap :)