Bak nerdeyse Mayıs oldu ama ben hala kızımla ilgili bir şeyler yazamadım buraya… Yani yazdım da yazmam gerekenleri değil… Oysa küçük cimcime 11 aylık olmuştu geçtiğimiz hafta… Aniden kapımızı çalan hastalıklar yürüme sevincini bile gölgede bıraktı… Şimdi daha iyi kızım… Ağrıları epey hafifledi, yeniden bir şeyler yiyebiliyor en azından… Gerçi başladığımız noktaya geri döndük, her şey rondodan geçip püre haline geliyor… Ancak salya sümük dolaşıyoruz şu aralar… Feci bir burun akıntısı başlamış durumda… Çekmeyi bilmez, sümkürmeyi bilmez… Kolay değilmiş hiç onu anladım…
Küçük muzur adam Çınar’ın annesi Sermin söylemişti… “10. aydan sonraki gelişime inanamayacaksın” diye… Gerçekten öyle oldu bu son ay… Algıları, bakışı çok farklı bir kere… Söylediğim çoğu şeyi anlıyor… Ne istediğini, ne istemediğini çok iyi biliyor ve tavrını net olarak ortaya koyuyor… Ne istiyorsa bir şekilde bizi ona göre yönlendiriyor… Güçlü bir karakteri olduğunu düşünüyorum ya da bilmem belki buna inanmak istiyorum… Nazlı bir bebek değil Nilsu… Hatta hasta olduğu tüm zaman boyunca beklediğimden çok daha mücadeleci olduğunu gördüm… Çok temkinli… Riskleri sevmediğinden mi yoksa ödlek olduğundan mı bilmem… Öyle sürekli gülücükler dağıtan bir bebek değil ama asla yabani diye nitelendirdiğimiz türden de değil. Önce son derece ciddi bir yüz ifadesiyle inceliyor insanları, sonra adım atıyor… Ortada onu zorlayacak bir problem yoksa her zaman uysal… Ve kesinlikle çok anlamlı bakışları var… Bunu ben söylemiyorum sadece ya da yakınlarımız… Sokakta tesadüfen karşılaştığımız insan da bunu söylüyor… (Tamam biliyorum şimdi herkes içinden kargaya yavrusu kuzgun görünürmüş diye gülüyor) Yok öyle değil işte… Laf aramızda babasının bakışları da öyledirJ
Bazı şeyleri unutmak istemediğim için kayıt altına almak gerek diye düşünüyorum… Cümle aleme duyurduk 11 ayın dolmasına 2 gün kala yürüdüğünü… Ama bu hastalık yüzünden o kadar halsiz düştü ki bebeğim gerilediğimizi bile söyleyebilirim… Ayrıca çok temkinli diyorum ya… Tek başına yürüyor olmasına rağmen elimizden tutmayı tercih ediyor. Bıraktığımız an öylece olduğu yerde kalıyor kıpırdamadan… Denge probleminin o da farkında… Elini tutsak da nereye gidileceğine o karar veriyor. Hele bir o güzergahın dışına çık… Nasıl bir direnme… Öfkeyle nerdeyse oturuyor oraya… Yukarıda bahsetmeyi unuttum… Bazen çok öfke belirtileri gösteriyor ve bu beni korkutuyor… Acaba agresif bir ruh hali mi olacak diye… Söylenenleri anlıyor… Gülüyor, tepki veriyor ama çoğunlukla itaatlere uymuyor… Çorapları çıkar dediğimizde çıkarıyor, giy dediğimizde alıp ayaklarının üstüne koyuyor… “Baba nerde” diye sorduğumuzda gün içinde, eğilip sokak kapısına bakıyor… “Cici yap” dediğimizde yüzümüzü okşuyor… Biri kapıdan çıkarken söylesek de söylemesek de el sallıyor… Ben gidiyorum dediğinizde de el sallıyor… Eh malum hastalık döneminde çok ilaç içmek zorunda kaldı… Elimizde ilaç şişesi gördüğünde mama sandalyesinden kaçmaya çalışıyor… (Nasıl becerecekse) Babasının elini alıp karnına götürüyor gıdıklasın diye… Ya da kucağımda otururken ellerimi havaya kaldırıyor sırayla, ellerini ellerime yerleştirip zıplamaya başlıyor… Yani atçılık oynamak için gerekli koşulları sağlıyor… Çamaşır makinesinden çok korkuyor… Elektrikli süpürgeye bayılıyor… Giyinirken kendiliğinden kollarını kaldırıyor… Müzik duyduğunda dans ediyor, kendi kendine mırıl mırıl eşlik ediyor… Eline kaşık verdiğimde tabağa daldırıp ağzına götürüyor ama çok başarılı olamıyor… Benim ağzıma uzatıyor nedense bunda daha başarılı oluyor… Gezmeyi çok ama çok seviyor… Sürekli sokak kapısına gidiyor ve kulpuna ulaşmaya çalışıyor… Kapıya kim gelse (kapıcı, sucu, tamirci, misafir) arkasından beni niye götürmüyorsunuz diye ağlıyor… Evin kapısını tanıyor… Dışarıdan döndüğümüzde kapı kilidini açarken eve geldiğimiz anlayıp girmemek için direniyor… Hecelerine yeni heceler ekliyor… Koltuğun üzerinden tek başına ve çok dengeli bir şekilde inebiliyor ama yerde otururken tutunacak bir yeri olsa da yardımsız kalkamıyor… Yani… Yürüyebiliyor ama kalkamıyor… (Acaba koca göbüşten mi yoksa biraz ters mi benim kızım?) Çok uzun süredir şekilleri uygun delikten geçirebiliyor… Ama yıldız, kare ve üçgen şekillerde çok zorlandığı için aralarından daire şeklinde olanları seçip diğerlerini fırlatıyor... Ama bu bile renk ve şekilleri ayırt edebilme konusunda iyi bir adım diye düşünüyorum... (Hatta bu konuda iki hafta önce özel bir post hazırlamıştım ama videosunu bir türlü ekleyemediğim ve öyle de bir anlamı olmayacağı için yayınlamadım ki gerçekten bu konuda çok başarılı)… Eminim atladığım bir şeyler vardır ama şimdilik aklıma gelenler bunlar…
Haaa bir de bu son bir aydır bana inanılmaz derecede, hiç olmadığı kadar düşkün… Çok hoşuma gidiyor ama bazen zor durumlarda bırakabiliyor… Ve isteyen inansın, istemeyen inanmasın, ister bilinçli olsun, ister bilinçsiz net bir şekilde an-ne diyor… Eh benim de ağzımın suyu akıyor…
Not: Bu arada üssteki resimdeki oyuncağı teyzesi sosyete pazarından almış... "Görünce üstüne atladım" diyor... Hani mahalle kavramının henüz yok olmadığı yıllarda her çocuğun elinde olurdu bunlardan... Ne severdik... Küçük cimcime de çok sevdi... Bir eliyle elimi, diğer eliyle oyuncağını tutuyor yürürken...
Not 2: Bütün bu yapabildikleri tabii ki her koşulda değil, yalnızca canı isterse ve keyfi yerindeyse yapabiliyor...
8 yorum:
geçmişler olsun...
kocaman bir kız oldu nilsu artık annesi,doğumgününüzede çok az kaldı..
Çok geçmiş olsun Özlemcim. Artık bebeklikten çıktığını belli ediyor değil mi? Ama birşey söylemek istiyorum Nilsu'nun zihinsel gelişimi çok çok iyi. Maşallaaah :)) En keyifli ve en zor dönemleri başlıyor. Her anlarının tadını çıkarmak lazım. Ay doyulmuyor bu miniklere
maşallah nilsu'ya. her bebek ne kadar farklı diye okudum yazını ve ne kadar çok şey yapabildiğine şaşırdım galiba. çorap çıkar diyorsunuz çorap çıkarıyor, geometrik şekilleri yerine takıyor? gerçi bizde o tipte bir oyuncak yok ama yine de çok çok başarılı buldum.
benim kızım bunların çoğunu yapamıyor sanki:P
beril sanırım 8,5 aylıktı, tutunarak kalktığında, şimdi ustalaştı ama şöyle düşün. ben hamileyken yere oturduğumda yardımsız kalkamıyordum yerimden... neden acaba:P
nilsu da bundan sebep kalkamıyor olabilir:P
bu arada ben berilin 12.aydan önce yürüyeceğine ihtimal bile vermiyorum. cesaret bile etmiyor, düşün artık. keyfi bilir, nasılsa bir gün yürüyecek:P
Nilsu'nun gelişimini ben de hayretle izliyorum... Gerçekten son 1 ayda çok büyük ilerleme var... O bakışlar, tepkiler, hele istediğini yaptırma şekli yok mu? Sanki bir yetişkin duruyor karşımda gibi geliyor bazen.. Bi de o minik dudaklarının arasından teyze kelimesi dökülse :)) çok bencilce oldu bu :) ama napıyım, o benim miniciğim, herşeyim...
Elif'cim teşekkür ederiz çok... Evet çok az kaldı ve ben ne yapacağımı hala bilemiyorum:)
Sermin'cim teşekkür ederim... Gerçekten söylediklerinde çok haklıymışsın... Aslında biz bu gelişimi son iki ayda gördük... Birden açıldı sanki...
Zeynep ben de kimin yazısını okusam aynı şeyi düşünüyorum... Bu gelişmelerin herbiri son 1 ayda oldu inan... Bunlar yapabildikleri ama her zaman yapmıyor... Sadece keyfinin yerinde olması ve istemesi gerek...
Geometrik şekiller konusunda yazıda bir düzeltme yaptım... Tüm şekilleri değil... İçlerinden daire olanları seçiyor ve geçiriyor... Çünkü diğerlerinde tam olarak oturtması gerekiyor... Ama çok faydalı bir şey...
Ben neleri okurken benim kızım bunları yapamıyor dedim kendi kendime... 1 ay öncesine kadar tek bir hece çıkmamıştı biliyorsunuz ağzından... Hatta ben bir kaç kere yakınlarıma Nilsu'nun akranlarından biraz geri geldiğini bile söylemiştim... Daha komik bir şey söyleyim mi Nilsu hala dönmüyor bile... O yüzden sakın böyle şeyler düşünme... Ki aralarında yaklaşık 20 gün var... Ayyy ne kadar uzun oldu post yazsam daha iyiydi...
Canımın içi, teyzesine çekmiş ne de olsa diyeceğim;) Bakalım anneannesi ve dedesi napacak görünce... Teyzi için biraz daha beklemen gerekecek... Ama anneden önce söylerse çok bozulurum haberin olsun:)
Yorum Gönder